Soma’yı Unutma! Unutturma!

301 İŞÇİNİN EKMEĞİNİ KAZANIRKEN GÖZ GÖRE ÖLÜME GÖNDERİLMESİNİ UNUTMUYORUZ!

Soma Katliamının üzerinden 72 ay geçti. Anneler-babalar 72 aydır evlatsız, çocuklar 72 aydır babasız; geride kalan eşler, kardeşler 72 aydır o acı ile yaşıyor. Adalet ise 72 aydır hala emeği ile geçinen tüm yurttaşlardan esirgeniyor!

13 Mayıs 2014’ten bugüne sürekli tekrarladığımız, talep ettiğimiz tek şey, haykırdığımız tek şey adaletti, adaletin yerini bulmasıydı. Bu inadımız ve ısrarımız devam ediyor.

301 can, siyaset-sermaye-sarı sendika işbirliği ile göz göre göre katledildi. İşçinin alınterinin karşılığını vermeden; işçinin kanı-canı pahasına “ekonomik büyüme” tercihini yapanlar, işçilerin kötü çalışma koşullarını görmezden gelenler, iş güvenliği önlemlerini almayanlar, işçilerin sesi çıkmasın diye baskı kuranlar hepsi bu katliamdan sorumludur ve yargılanmalıdır.

Ailelerin, avukatlarının ve Derneğimizin örgütlü ısrarı ile davayı el çabukluğu marifetiyle bitirme girişimleri sonuçsuz kaldı. Ama yine de sanıkların hak ettikleri cezayı almaması için her şey yapıldı: Hakimler değiştirildi, mütalaa verdirilmedi, yeni heyet atandı, patronların bilgisinde, ancak bize gizli dosyalar gerekçe gösterilerek bin bir yalan söylendi, aileler bölünmeye dağıtılmaya çalışıldı.

Katliamın siyasi sorumluları ile ilgili hiç bir işlem yapılmaması; üst düzey bürokratların Danıştay kararlarına karşın yargılanmaması nedeni ile, en başından beri eksik giden yargılama, önce Akhisar Ağır Ceza heyetinin kararı, daha sonra ise İzmir Bölge Adliye Mahkemesinin kararı ile tümden sakatlandı. En alt düzeyde dahi olsa hiç bir kamu görevlisinin cezalandırılmaması, göz göre göre gelen katliam ile ilgili devletin ve dolayısı ile hükümetin siyasi sorumluğunun üzerinin örtülmeye çalışılması, Soma katliamının göz göre geldiği, dosya kapsamındaki tüm belgeler ile sabit olmasına ve yargılama sırasında hiç bir kuşkuya yer bırakmayacak şekilde açıklığa kavuşmasına karşın, sanık Can Gürkan’ın “taksir” diğer bir kısım sanığın ise “bilinçli taksir” gerekçesi ile cezalandırılması ve Alp Gürkan, Hayri Kebapçılar gibi birincil sorumlulukları apaçık olan sanıkların dahi beraat ettirilmesi kabul edilemez niteliktedir.

Katiller katliamın geldiğini görmüş ve sorunun nasıl giderilebileceğini mühendislik açısından “çözmüş”, bu çözümü defalarca projelendirmiş ancak bu projeyi para hırsı ile hayata geçirmemiştir. Katliam o kadar göz göre göre gelmiştir ki katliamın cezai sorumluluğunu tek başına Genel Müdür Ramazan Doğru’nun üzerine yıkabilmek için sahte belgeler düzenlenmiştir. Diğer tüm başlıkları ihmal etsek dahi, sadece bu yapılanlar sanıkların ve Danıştay kararlarına rağmen halen yargılanmayan bürokratlar ile birlikte siyasi sorumların “olası kasıt” ile insan öldürme suçundan cezalandırılmaları gerektiğini ortaya koymaktadır.

Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi’nin cezaları misli ile azaltarak taksir yahut bilinçli taksir gerekçesi zaten kabul edilemezdi; üstüne bir de İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’nin 301 işçinin katlinden sorumlu olanların madencilik yapmalarının dahi önünü açan kararı geldi. Ve son olarak adına infaz düzenlemesi denilen kısmi af ile Soma’nın katillerinin de cezalarının önemli oranda azaltılması Soma’da adaletin katli niteliğindedir.

Soma katliamının hesabı ahirette değil bu dünyada sorulmalıdır! Tüm katillerin hesap vermesi için devranın dönmesini beklemeyeceğiz; o devran yoksulluğu istismar edilenlerin, emeği ile geçinen tüm yurttaşların mücadelesi ile dönecek!

Pandemi koşullarında bir kere daha evinde kalabilenle evinde kalamayan arasındaki farkı gördük.İşçi hayatının ihmal edilebilir bir kalem, önemsiz bir ayrıntı gibi kabul edilmesini kabul etmedik, kabul etmeyeceğiz

Bu çağrı tüm dostlarımızadır!

Sosyal cinayet düzenine karşı müşterek bir denetleme, dayanışma ve direnme ağı inşa edelim!

Somayı unutmayacağız, unutturmayacağız.

Aladağ’ı unutmayacağız, unutturmayacağız.

Ermenek’i unutmayacağız, unutturmayacağız

Şirvan’ın unutmayacağız, unutturmayacağız.

Çorlu’yu unutmayacağız, unutturmayacağız.

Milas’ı unutmayacağız, unutturmayacağız.

Katillerini affetmeyeceğiz!

13.05.2020

 Sosyal Haklar Derneği